26 Kasım 2008 Çarşamba

Hilton sandalyeler

Aslında hiç aklımdan çıkmıyordu ve kabus derecesinde beynimin derinliklerinden dönem dönem çağrılıyordu...O dönem bu döneme denk geldi. Eminim ki çoğunuz "evet, evet ya" demeye başladınız.Düğün salonu mu kardeşim orası? Konferans salonu mu? Saha içine yıllardır koyduğunuz o iğrenç sandalyeleri diyorum. Yeter yahu...Hesapta VIP yapıyorsunuz? Allah aşkına baktıkça çıldırasım geliyor. Swiss Otel marka konferansı sanki. Ve işin şaşırtıcı tarafı ne biliyor musunuz? O kasvetli konferans rengi bordo kaplamalar yıllarca değişmedi. Hayır yüzleri de eskimiyor kaldırıp atsınlar. Yoksa aynı renge İnegöl mobilyacısında yüzlerini mi değiştirip değiştirip duruyorlar? Düğüne spor ayakkabı ile gitmek gibi. Avrupa'da hangi salonda var böyle bir kadife çakma Osmanlı tarzı. Hay sizin zevkinize ...

Get up stand up


İkisi de efsane, ikisi de "get up, stand up, don't give up the fight" diyor ama sorun kafalarda. İkisi de uyuşmuş:))

Barselona (başka bahara)


Dün Fabregas’ın kaptanlığı ile bir post girmiştik. Bugün yaptığı bazı açıklamaları sizlerle paylaşmak isterim. Fabregas’ın kaptanlık bandını daha önce koluna takmışlığı var. Carling Cup Finali’nde 2 dakikalığına da olsa bu şerefe nail olmuş kendisi. Fabregas diyor ki “11 yaşımdan 16 yaşına kadar Barcelona genç takımının kaptanlığını yaptım. Aynı zamanda İspanya U17’nin de kaptanıydım. Bu tabi ki Arsenal’de kaptanlık benzemez ama kaptanlık benim için yeni bir şey değil.” Herhalde Barcelona ve İspanya takımlarında da “ulan takımın en iyisi sensin o yüzden bu bant en çok sana yakışır” dediler. Yoksa bu çocukta hiçbir liderlik vasfı yok. Mahalle maçlarında “topu en çok kim havaya dikerse” hesabı. Fabregas yaptığı açıklamalarla, bantın saha içi ve saha dışı ağırlığının bilicinde olduğunu hissettiriyor. Viera’nın ne kadar relax olduğunu, şakalar yaptığını, herkesle konuştuğunu anlatıyor. Maçta onunla savaşa girebileceğinizden emin olurdunuz diyor. Henry’nin dünyanın en iyisiyken Arsenal kaptanlığı yaptığından bahsediyor. Gallas’a laf söyletmiyor. Ona saygı duyuyorum ve o ne yaptıysa kulübü için yaptı diyor. Adams’a yetişemedi ama Arsenal’in son 3 kaptanı ile çalıştı. Onlarla da aldı verdi. Dün de dediğimiz gibi 5 senedir bu kulüpte bu adam. Ve dün bir bilgi yanlışı yapmışız ki oynadığı maç sayısı 250'ye yakın. Olması gereken kişi Arsenal’in kaptanıdır bana göre. Sol koluna da yakışmıştır bant. Ve Barcelona’nın Fabregas sevdası belki de başka bir bahara kalmıştır. Kaptan gemiyi terk etmez keza…

Kim Yetişirse Yakalar

Akşam patlattı bir iki bomba daha ama aklımda başlıktaki kalmış.