17 Ocak 2009 Cumartesi

Sheva'nın Forması ve ŞL Finali

Geçen gün "Biggins"in blogunda konu olmuştu sonunda buldum. Yukarıdaki bayrağı ben yaptırdım desem. Milano uçağından falan inmedi o bayrak. Bir büyüğümüz hasta derecesinde Milan taraftarıdır. Milan'ın İstanbul şubesi gibi. San Siro'da kombinesi vardır, Commandos Tigre ile iyi ilişkileri bulunur. Grubun üyesidir. Commandos Tigre maç için İstanbul'a geldiğinde herşeyleriyle yakinen ilgilenmişti. Konaklama dahil olmak üzere. Ha bayrağın parası da tabi ki bizim cebimizden çıkmadı. Biz bayrakçıya yaptırdık, devre arasında da fotoğrafladık. Sonra olanlar malum. Hem Liverpool'u destekle hem de Milan'lıların arasında maç seyret. Bilet bulduğuna şükret be adam derler adama. Zaten o gün bir avuçtular. Ricky'yi yani Commandos Tigre'nin liderini Sheva 4 çeker maçından önce FB TV'ye alıp röportaj yaptırmıştık. Çok mutlu olmuşlardı. Liverpool maçında Sheva'nın giydiği forma üst katta çerçeveli. O forma Türkiye'de. O günden beri de pek iflah olmadı hani.

Bilmiyorum Öğrenmek İstiyorum



Hafta içi Juventus'un kupa maçını seyrederken aklıma geldi. O siyah Beyaz formaya sarı renkli "New Holland" reklamı ve formanın küçük yerlerine sıkıştırılmış fosforlu sarı ne kadar da yakışmış. Beşiktaş'ın bu sene kullandığı 3. renk gri. Fener ve Galatasaray'dan dolayı sarı olmaz da canlı bir kırmızı olur. Formanın %1'ini bile kaplamayacak şekilde. Neyse delikanlı adam renki takım tutmaz, tuttuğu takımın forması siyah beyazdan başka olmaza kadar gider bu muhabbet. Gelelim asıl konumuza.
Fener'in klasik forması "yüreğimdeki sevdan çubuklu forman"dır. Galatasaray'ın forması parçalı formadır. Fener tarihi boyunca parçalı forma giymemiştir ama Galatasaray özellikle Terim döneminde çatır çatır çubuklu forma giymiştir. Sonuçta her Galatasaraylı bir Fener maçına parçalı forma ile çıkmak ister. Mustafa Denizli 2000'de Sami Yen'de oynanan maça bembeyaz formalarla çıkmıştı. Aman Allahım. İngiltere'den kulübe mail atmıştım. Tamaaamm. Çubuklu ve parçalı da anlaştık. Gelelim Beşiktaş'a.
Yaş itibariyle Beşiktaş'ın bana göre klasik forması beyaz forma siyah şort, beyaz çoraptır. Ama Beşiktaş tarihinde 1920'lerde çubuklu da giymiştir, 1920'lerin sonunda siyah polo yaka forma beyaz şort da giymiştir, 1950'lerden sonra beyaz forma siyah şort da giymiştir.
Beşiktaş Store de tarihte var olduğu için doğal olarak çubuklu forma da vardır, düz beyaz forma da. Hatta enine çubuklu dahi vardır. Fenerium efsane forma satar, GS Store efsane forma satar ama Kartal Yuvası satmaz. Bunun sebebi bana göre daha uzun süre kullanıldığı için Beşiktaş'ın klasik forması olması gereken beyaz forma siyah şortun klasik forma olarak kabul görmemesidir.

Gerçekten Beşiktaş taraftarının gözünde klasik forma hangisidir? Bence Sanlı Kaptan'ın hemen sol başta yer aldığı formalardır ama bilemiyorum. Ya da Fener'in sahiplendiği çubuklu bir forma ile neden Fener maçına çıkayım? Konuyla ilgili arkadaşlar bilgilendirirse sevinirim. Klasik forma var mıdır, varsa bu mudur, yoksa bir başkası mıdır?

Rekabet

Bu adres Fenerbahçe ve Galatasaray için nettir. İbrahim Altınsay hafta içi Mehmet Ayan'ın konuğu idi. Fenerbahçe ve Galatasaray maçlarının özel olmasına değindi. O günler benim için farklıdır dedi. Bir Fenerbahçe ve Galatasaray taraftarına göre de birbirleriyle oynadıkları maçlar ve Beşiktaş maçları farklıdır ama...Ama...İbrahim Altınsay'ın Fener-Galatasaray maçlarının önem derecesi puan durumuna göre değişebilirken bu değişim Fenerbahçe-Galatasay maçlarında pek hissedilmez. Beşiktaş'ın bundan rahatsızlığı var mıdır? Bence yoktur. Gelelim asıl konumuza. Yukardıaki fotoğraf Galatasaray'ın resmi web sitesinde. İlk Fener-Galatasaray maçından. Galatasaray'ın 2-0 kazandığı maç. Hem ilk maçtan bir kare olması önemli hem de Galatasaray'ın bu ilk maçı kazanarak web sitesine rekabete de vurgu yaparak taşıması. Adı üzerinde rekabet. Fenerbahçe'ye teşekkürlerini iletiyorlar. O sırada Fenerbahçe sitesinde ne var? Voleybol erkek takımının Avrupadaki başarısı ve Oğuz Savaş'ın haftanın MVP'si seçilmesi. Rekabetin 100. yılı. Şu saate kadar Fenerbahçe resmi web sitesinde herhangi bir şey yok. Olması gerekir miydi? Bence gerekirdi. Hem de gece yarısından sonra.