23 Ocak 2009 Cuma

Bilmiyorum Öğrenmek İstiyorum 2


İnsanoğlunun bildiği okyanusta damladır. Biz o damlayı biraz daha büyütmek için çaba sarfederiz. En sevdiğim sözlerden biridir. Bizim camiamızı futbol blog camiası olarak adlandırırsak bu camiada dikkatimi çeken bir nokta var. Hatta geçen gün Pennearabiata ile konuşurken de mevzusu oldu. Sağlıklı bir açıklamasını bulamadık. "Bilmiyorum Öğrenmek İstiyorum" başlığı ile yazdığım yazıda öğrenmek istediğim şu. "Bizim camianın neredeyse %60-70'ini oluşturan kalemlerin Galatasaraylı olmasını neye bağlıyorsunuz?" Ey lise sen nelere kadirsin. Kıyısından köşesinden bizi de üniversitesinin içine dahil ettin. Mantıklı bir açıklaması olandan okumak isteriz.

Kuru Tavuk Edebiyatı


En sevmediğim yazı tarzı oldu. Kopyaladım ve yapıştırdım. Yazım aşağıdaki ifadelerle bütünleşti diyebilirim. Aşağıdaki Fatih Gökşen'in olduğu iddia edilen açıklamalararı Hürriyet'ten aldım. Hala da Gökşen'in böyle bir açıklama yaptığına inanmıyorum. İnanmak istemiyorum. Citroen tamam, kıyafetler de tamam da kuru tavuk nedir Allah aşkına. Macon İdman Yurdu'ndan gelmedi ki bu adam. Metz'de top oynuyordu. Adamı açlıktan kurtardık tarzı mide bulandıran bir açıklama. Kuru tavuğu yiyişi gözümün önünden gitmiyor. Sağımda solumda kova arıyorum bulamıyorum. Kovayı bulamamamın sebebi de Fatih Gökşen böyle bir açıklama yapmamıştır canım demem. Sizleri Ribery ve Gökşen'in sözde açıklamaları ile başbaşa bırakıyorum.


"Daha transferi bitmemişti, bavulları ve eşiyle birlikte bizi hava alanında bekliyordu. Ben apar topar kaçırdım onu, Adnan Öztürk, biz İstanbul'a geldikten sonra işlemleri bitirdi. O an üzerindeki kıyafetleri, Lüksemburg hava alanında kuru tavuğu yiyişi, gözümün önünden gitmiyor. Citroen C4 hediye etmiştim Ribery’e. O an görmeniz lazımdı... Je t’aime je t’aime(seni seviyorum) diye diye boynuma sarıldı. Şimdi Ferrari’leri Porshe’leri beğenmiyor."