13 Ekim 2008 Pazartesi

EPL'deki Brezilyalılar


Bir araştırma okudum. EPL tarihindeki en başarılı Brezilyalıları belirlemişler. 10) Geovanni. Geçen sene City forması ile United'e çakmıştı bir benzerini bu sene Hull forması ile Arsenal'e yaptı 9) Mirandinha. Taa 87'de EPL'ye gelen Brezilyalı. Gazza ile birlikte Newcastle'yi 8. yapmışlıkları var. Sonra küme düştüler ayrı. 8) Lucas. Rafa'nın 8 milyon verdiği adam. Vardır bir hikmeti. Lucas bu abi derseniz ne olur ne olmaz Brezilyalı değil mi derim. EPL'de Brezilyalı. Hep bir risk vardır. 7) Afonso Alves. Boro'nun 12 milyon saydığı adam. Geçen sene 13 maçta 7 gol attı. 6) Denilson. Nuri'leri ve Caner'leri 90. dakikada paketleyen takımın aslarındadı kendisi. Adam olanlarından da ayrıca. Yazık oldu bizim çocuklara o maçta. 5) Elano. İşini yapan City'li. En son Venezüela maçında ilk 11 oynadı. Ericsson getirdi, Hughes devam ediyor. 4) Anderson. Sevemediğim Brezilyalılardan biri. Scholes'un veliahtı hesapta. Bir de Roy Keane deyin de...Anderson da Denilson ile beraber 3-4'lük maçtan adam olanlar arasında. Ne üzülmüştüm o maça. 3) Edu. Valencia doğru iş yaptı. Edu gitti gideli Highbury'e kupa gelmedi. Çok mu hamaset oldu? 2) Gilberto Silva. Elano ile bir güzel oynadı dün akşam. Arsenal'in sadece işini yapan onun dışında etliye sütlüye karışmayan Brezilyalısıydı. Heryerde öyle ya. 1) Juninho. Boro'nun küçük dev adamı diyelim.


Robinho, Jo ve Gomes "daha dur bakalım" denildiği için Keleberson, Jardel ve Roque Junior ise performans yetersizliğinden top 10'da kadro dışı bırakılmıştır. Alex, Kleberson, Zago, Bobo, Edu, Ricordinho, Carlos az daha performanslı olsalardı ve Gilberto Silva bu sene bizim lige gelseydi zorlardık EPL'yi TSL olarak. Korkulacak bir fark yok aramızda Brezilyalılar mevzusunda. Jo ve Robinho'nun performansı özellikle yüksek bütçeli Brezilyalılara EPL takımlarının bakış açısının belki de değişmesi için çok önemli.

Hak


Gerard: England fans did have the right to boo Ashley Cole following his mistake against Kazakhstan. Any supporter, when you pay money, you deserve to voice your opinion. But we need their support. If we're going to be successful in the future, we need them with us. It's not going to help Ashley and it's not going to help the team but the support we got was fantastic. They stayed with us throughout the game. He (Cole) is disappointed and the players are disappointed.


Gerard, "taraftar oraya para verip geliyor dolayısıyla topçuyu yuhalama hakkı da vardır" demekte. Ama bunu fikir özgürlüğüne bağlamış ki değme politikacıya taş çıkartır. Bizimkiler hariç. Hemen arkasından da bu hakları var ama başarılı olmamızı istiyorlarsa bizi desteklesinlere getirmiş. Siyasete göz kırpıyor galiba

Wembley Hatırası


Artık çok daha kolay

Belarus maçının önemi ve Estonya maçının kolay geçeceği düşünülerek Aydın, Ceyhun, Serdar ve Caner Minsk'e gönderildi. Fatih Terim'in işi artık çok daha kolay. Zaten kolaydı daha bir kolay oldu. Estonya maçı için 19 futbolcumuz var. Bırakalım ilk 11'i ilk 18 için bile sorun yok. 2 tane yedek kaleci almayacaksak ilk 18'e tabi. Estonya maçı bizim için çok kolay bir maç gibi görünebilir. Öyledir de. Bu durumda defansımızın göbeğinde yedek stoperimiz Hakan Balta kaldı. Biz 3 defans oynasak da yeneriz, Hakan'ı ihtiyaç olursa o bölgeye kaydırarak da yeneriz...Yeneriz. Ama şu Almanya maçı bize biraz kötü örnek oldu galiba. Ondan stoper yaparız, bundan Cafu yaparız durumları. Küllerimizden doğduk yine doğarız halleri. Ona saygımız var. Ama milli takımın bir turnuva maçı haricinde -rakip San Marino olsa dahi- bu kadar alternatifsiz kalması doğru birşey midir? Yendik o zaman haklıyız? demek "kazanan her zaman haklıdır" o zaman biz de susalım demek midir? Ya da nedir? Bizim buradan bazı noktaları bilemememiz gayet normal. Benim demek istediğim U21 ve Bosna-Estonya haftasının kadro yapısı olarak iyi okunamaması. Yoksa Estonya'yı yenemiyorsak biz zaten bu işi bırakalım. Ama Türk Milli Takımı'nı defansın göbeğinde bu kadar alternatifsiz bırakmak koskoca TSL'ye sizden ekmek çıkmaz, kusura bakmayın demek gibi. Bizce çıkardı...Çıkmasa dahi Hakan Balta'dan o bölgede daha çok iş yapacak bir TSL adamı mutlaka vardır. Fatih Terim'e göre yoksa herkesin şapkasını önüne koyup düşünmesi gerekir. Ali Turan'ların, Yasin'lerin, Can Arat'ların vs vs...

Inter ve Türkiye


Efendim buna benzer bir yazıyı daha önce de yazmıştım. Bosna maçından sonra tekrarlama gereği duydum. Çünkü rahatsız olmaktayım. Milli formanın karakteristik özelliğinin dışavurumu sözkonusu olduğunda malum Hırvatistan ve Brezilya örnekleri sıkça verilir. Bu örnekler çoğaltılabilir. Ama Adidas ve Nike'nin sadece forma renklerini değiştirerek federasyonlara yamadığı, federasyonların da kabul ettiği formalar da vardır. İnadına çokturlar. Hatta bu zamanında Danimarka ve Yunanistan karşı karşıya geldiğinde "bunların herşeyi aynı yahu, bu nasıl milli maç" dememe sebep olmuştur. Yukarıda 70'li yıllarda giydiğimiz forma var. Bu formanın aşağıdaki eksik versiyonunda bile "hatırlanmaması gereken günleri hatırlatıyor" diyenler olmuştur. İyi o zaman alın elinize silgiyi silin geçmişinizi. Yine bundan önceki yazılarda futbol federasyonunun amblemini formasında taşımayan numune ülkelerden biri olduğumuzu belirtmiştim. TFF'nin amblemini gariptir ama kullanmıyoruz. Bana göre yukarıdaki formada kullanılan beyaz ya da kırmızı göğüs bantında ay yıldız kullanılmayacaksak o zaman o bantı da kullanmanın ve "efsane forma"ya dönüş yaptık demenin hiçbir anlamı yok. Tabi bu benim kendi düşüncem. Göğüse numara koymak için böyle bir banta ihtiyaç var mı? Düşündüm, düşündüm bu durumu şu şekilde çözdüm. Inter'in haçlı forması sorun olmuştu ya bir aralar...Acaba bizim formamız da o hesap mı? Avrupa'ya bir meydan okuma olarak mı algılanıyor? Osmanlı egemenliğinde geçen yılların kötü bir hatırası olarak mı görülüyor o ay yıldız. Sol göğüsteki bayrağa birşey diyecek halleri yok....Koyarsın göğsüne ay yıldızı...Forma beyazsa sorun yok...Yok eğer kırmızıysa beyaz banta yuvarlak kırmızı içinde beyaz ayıldız koyarsın. Numarayı sağ göğse Nike logosunun olduğu yere alırsın. Hangisi üstte olursa olsun. Sol göğse de TFF'nin amblemini koyarsın. Bu forma "çok daha biz" olur. Daha tamam olur. Daha güzel olur. Daha şık olur. Allah aşkına biri bana o bantın orada kullanılmasının sebebi ne bu durumda. BEYAZ BİR SAFYA AÇIYORUZ MU? YA DA KIRMIZI? Ne ya?