Kayıp Kuşaklar yazımıza Alper Erdem kardeşimizden eklemeler geldi. Aşağıdaki gibidir.
Ben de kayıp kuşağın kombinelilerinden biriyim; ve tespitin şu kısmına kesinlikle katılıyorum. Neye nasıl tepki vereceğini bilmeyen bir yığın var ortada. 80 öncesi herşeye isyan eden kuşak da bugun diyor ki "bizi kışkırttılar ve amaçları için kullandılar, kullanıldık’’. Kim kaos çıkarıp puslu hava yaratmak istiyorsa o gençleri kullandı o zaman. Kullanılmamak mümkün değildi çünkü asi-isyankar- ve delikanlı bir nesildi o. O günleri yaşayan babalar ise çocuklarına "etliye sütlüye bulaşmasın" diye oksijensiz steril bir ortam yaratmaya çalıştılar. Darbe sonrası kuşak işte bizim kuşakdır.
Fener'e gelirsek... İnsanlar bi yandan isyan etmek istiyor bi yandan adresi bulamıyor. Başkan, hoca, yönetim, futbolcu? Benim inancım kurumlarda başarı ekip işidir ve bu ekibin başarı veya başarızlığını belirleyen de liderin ta kendisidir. Aziz Yıldırım herkes için halen tabu; birçok ilki yaşatan, kulubün yüzünü batıya çeviren, Ortega, PVH, Alex, Anelka, Kezman, R.Carlos'ları (alayını beğenirsin beğenmezsin) getiren adam. Mabedi, Fenerium'ları yaratan adam. 90'ların 16 senede 2 şampiyonluk gören (1985-2000) takımını, gruplarla boğuşan karışık camiayı, bugünlere getiren adam. 1 sene tolerans gösterilmez mi bu adama? Herkesin çıkmazı bu. Eleştiremiyoruz çünkü "eleştiren bizden değildir" muamelesi var ortamda. Halbuki ben hem başkanı seviyorum hem de transfer politikasını, hoca seçiminde bir standart tutturamamasını, en önemlisi planlı ve sistemli işleyen bir futbol kulübu oluşturamamasını eleştiriyorum.
Fener'e gelirsek... İnsanlar bi yandan isyan etmek istiyor bi yandan adresi bulamıyor. Başkan, hoca, yönetim, futbolcu? Benim inancım kurumlarda başarı ekip işidir ve bu ekibin başarı veya başarızlığını belirleyen de liderin ta kendisidir. Aziz Yıldırım herkes için halen tabu; birçok ilki yaşatan, kulubün yüzünü batıya çeviren, Ortega, PVH, Alex, Anelka, Kezman, R.Carlos'ları (alayını beğenirsin beğenmezsin) getiren adam. Mabedi, Fenerium'ları yaratan adam. 90'ların 16 senede 2 şampiyonluk gören (1985-2000) takımını, gruplarla boğuşan karışık camiayı, bugünlere getiren adam. 1 sene tolerans gösterilmez mi bu adama? Herkesin çıkmazı bu. Eleştiremiyoruz çünkü "eleştiren bizden değildir" muamelesi var ortamda. Halbuki ben hem başkanı seviyorum hem de transfer politikasını, hoca seçiminde bir standart tutturamamasını, en önemlisi planlı ve sistemli işleyen bir futbol kulübu oluşturamamasını eleştiriyorum.
( Löw, Rıdvan, Zeman, Turhan, M.Denizli, Lorant, Oğuz, T.Güney, Daum, Zico, Aragones- 10 senede 11 hoca, nasıl bir ekol, nasıl bir sistem oluşabilir ki?) Tek adam olma hırsı rahatsız ediyor beni..Hatadan ders çıkarılmaması rahatsız ediyor beni.. Selçuk, Maldonado, Deniz, Josico ile Lampard, Gerard, Pirlo, Diarra, Sisokko, Deco, Xavi'lerin olduğu arenaya çıkıp yarı final hedefi göstermek insanları aptal yerine koymaktır. Ezeli rakibinin UEFA kupasına tesadüf deyip, CL'de çeyrek final ertesinde bu hallere düşersen... İnsanlar neye isyan edeceğini şaşırırmış durumda. Ama topluluk psikolojisi birgün hakim gelirse ve o statta herkes başkan istifa diye bağırırsa.. O zaman geri dönüşü olmaz işte bu işin.
Kısaca Fenerbahçe başkanı futboldan anlamak zorunda değil ancak futboldan anlamadığını anlamak zorunda. İşi ehil insanlara bırakıp ekibi idare eden, yöneten kişi olmak zorunda. Kendi transfer yapıp, hoca seçip, futbolcu göndermeye kalkarsa hedef tahtasına oturur böyle. Bir insan hem Başkan hem yönetici hem T.Direktör hem menajer olamaz, olmamalı...
Saygılarımla
Kısaca Fenerbahçe başkanı futboldan anlamak zorunda değil ancak futboldan anlamadığını anlamak zorunda. İşi ehil insanlara bırakıp ekibi idare eden, yöneten kişi olmak zorunda. Kendi transfer yapıp, hoca seçip, futbolcu göndermeye kalkarsa hedef tahtasına oturur böyle. Bir insan hem Başkan hem yönetici hem T.Direktör hem menajer olamaz, olmamalı...
Saygılarımla
Alper Erdem
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder